Seboreik Dermatit Nedir? Nedenleri, Belirtileri, Tanısı ve Tedavisi

Seboreik dermatit yaygın deri hastalıklarından biridir. Yağlı egzama adıyla da anılır. Her yaşta görülebilen hastalık kızarma ve cilt döküntüleri ile ortaya çıkar. Bebeklerin saçlı derisinde sıkça rastlanan bir sorundur. Yağ hücrelerinin yoğun olduğu alanlarda ortaya çıkar. Saçlı deri, yüzün fazla yağlanan alanları, göğüs dekoltesi, sırt, kulak içi ve arkası gibi kısımlar sık görüldüğü yerlerdir. Yağlanma hastalığın şiddetlenmesi neden olur. Yayılmayan ve bulaşmayan bir sorundur fakat tekrar edebilir ve uzun süre devam edebilir. Yaz aylarında güneş ışınlarının etkisiyle azaldığı gözlenir.

Seboreik dermatit sıkça karşımıza çıkan bir cilt hastalığıdır.

Hastalığın ortaya çıktığı bölgede cildin pullanıp döküldüğü gözlenir. Kepeğe benzer bu duruma kaşıntı, ciltte yağlılık ve iltihap eşlik eder. Çoğu zaman kepek problemi ile karıştırılan seboreik dermatit, kepek şampuanları ile çözülemeyen bir problemdir. Tanısı doktor muayenesi ile konur. Tedavisi sorunun hangi bölgede olduğuna, hastanın yaşına ve hastalığın şiddetine göre değişebilir. Fakat tedavisi, ortaya çıkan belirtileri azaltmaya yöneliktir. Uzun süre devam edebilen hastalığı tetikleyen unsurlardan uzak durmak, bölgenin bakımını gerektiği gibi yapmak kontrol altına almada yardımcı olur.

Seboreik Dermatit Nedenleri

Seboreik dermatitin nedenlerine dair araştırmalar devam etmektedir. Hastalığın etkilediği bölgelerde malassezia furfur adındaki mantarın çok yoğun bulunduğu saptanmıştır. Bu mantara karşı fazla duyarlı olan ciltlerde hastalığın geliştiği düşünülmektedir. Bu yüzden hassas ciltlerde ve bağışıklık sorunları olan kişilerde daha sık görülür.

Ciltte yağlanmanın fazla olması ile hastalığın bağlantısı olduğu anlaşılmaktadır. İçeriğinde çok fazla yağ çözücü madde bulunan şampuanların yağlanmayı arttırarak hastalığı tetiklediği de bilinmektedir. Deride üretilen sebumun içindeki çeşitli yağlar hastalığı tetikler. Aynı şekilde hastalığın uzun süreli akne, sedef hastalığı, yeme bozukluğu, gül hastalığı ve alkol bağımlılığı gibi problemleri olan kişilerde daha sık ortaya çıktığı görülür.

Saçlı deride ortaya çıkan seboreik dermatit psöriyazis hastalığı ile benzerlik gösterebilir.

Hastalığı tetikleyen birçok faktör vardır. Havanın nem oranındaki dengesizlikler, bölgenin tahriş edilmesi, depresyon ve aşırı stres gibi durumlar hastalığı tetikler ve arttırır. Yaşanan yerin havasının kuru olması da hastalığı şiddetlendirebilir.

Seboreik Dermatit Belirtileri

Seboreik dermatit hastalığı cildin üzerine yapışmış sarımsı deri döküntüleri ile fark edilir. Saçlı deride ortaya çıktıysa kepekten daha büyük, sarımsı parçacıkların döküldüğü gözlenebilir. Daha nemli bölgelerde ortaya çıktıysa kepeğe benzer bir dökülme yaşanmaz. Kulak arkası, koltuk altı ve kasıklarda ortaya çıktığında yağlı bir cilt ve lekelenmeler göze çarpar. Cilt yüzeyi genellikle kızarık ve iltihaplı bir hale gelir. Bu alanlarda çatlaklar ve yaralar ortaya çıkar. Etkilenen bölgede özellikle hastalığın alevlendiği dönemlerde yoğun bir kaşıntı sorunu oluşur. Kaşınan bölgede yaraların geçmesi de yavaşlar ve saçlarda dökülme görülebilir. Fakat bu durum genellikle kaşıntı kaynaklı olur ve geçicidir. Bebeklerin daha çok kafasında ortaya çıkarken yetişkinlerde saç sınırları, kaşlar, burun kenarı çizgileri, kulak ve çevresi, kasık ve göğsün ön tarafını etkisi altına alabilir.

Seboreik Dermatit Tanısı Nasıl Konur?

Seboreik dermatit tanısı dermatolog tarafından muayene sırasında konur. Etkilenen bölgenin, belirtilerin ve hastalık öyküsünün değerlendirilmesi ile hastalık teşhis edilir. 

Seboreik dermatit ile ilişkili görsel. Dikkatlice inceleyiniz.

Doktor gerekli gördüğü takdirde başka testler isteyebilir. Fakat genellikle muayene yeterli olur.

Seboreik Dermatit Tedavisi

Hastalığın tedavisi belirtileri azaltmaya ve hastalığı kontrol altında tutmaya yöneliktir. Önerilen ilaç tedavisi çeşitli krem, losyon ve merhemlerle sağlanır. Özellikle hastalığın şiddetlendiği dönemlerde kısa süre kullanılacak olan merhemler önerilir. Hastalığı bazı bakteriler tetikliyorsa anti bakteriyel ilaçlar kullanılabilir. Hastaların antifugal şampuan ve kremler kullanması önerilir. Selenyum sülfür ve çinko pritiyon içeren şampuanlar hastalığı kontrol altında tutmaya yardımcı olur. İlerlemiş ve şiddetli vakalarda ışın tedavisine başvurulabilir. Hastalık tekrarlayıcı özellik gösterdiği için bunu tetiklediği anlaşılan unsurlardan uzak durmak faydalı olur.